Solar Çatı Kurucu Ortağı Utku Korkmaz, Türkiye’de güneş enerji kurulumlarında çok ciddi bir artışın beklendiğini belirterek, “Türkiye’nin 2035 ile 2040 arasında mevcut büyümeyle en az 150 ila 200 gigavat arasında güneş kurulu gücüne ihtiyacı var.” dedi.
Solar Çatı Kurucu Ortağı Utku Korkmaz, Türkiye’de güneş enerji kurulumlarında çok ciddi bir artışın beklendiğini belirterek, “Türkiye’nin 2035 ile 2040 arasında mevcut büyümeyle en az 150 ila 200 gigavat arasında güneş kurulu gücüne ihtiyacı var.” dedi.
Korkmaz, bu yıl 4’üncüsü İzmir Mimarlık Merkezi’nde düzenlenen SolarVizyon konferansında, dünyanın 20-30 yılda bir tekrarlanan bir tedarik zinciri dönüşümüne girdiğini söyledi.
Türkiye’nin mevcut kur politikasıyla tedarik zinciri dönüşümünde önemli bir rol oynayacağını belirten Korkmaz, “Belki Çin’de, Singapur’da, Tayvan’da, Malezya’da bugün üretilen birçok ürün Türkiye’de üretilir hale gelecek. Ucuz kur politikasıyla Türkiye’de bir üretim büyümesi ve ihracat artışı bekliyorum.” dedi.
Korkmaz, Türkiye’de elektrikte son 10 yıldır düzenli olarak yüzde 5-7 civarında talep artışı bulunduğuna da işaret ederek, “Bir başka gerçek, doğal gaz ve kömür santrallerinin artık hem verimlilik olarak hem de maliyet olarak yaşam döngülerinin sonuna gelmeye başlaması. Bir taraftan artık bireysel olarak elektrik ihtiyacımızı artıracak birçok unsur var. Elektrikli araçlar devreye girdiğinde elektrik tüketimimiz neredeyse 2-3 katına çıkıyor. Evdeki elektrikli ulaşım aracı dışındaki ihtiyaçlar da ciddi şekilde artıyor. Özetle mevcuttaki santrallerin bir kısmının devreden çıkması, Türkiye’ye bir miktar üretimin kayması ve elektrikteki maliyetler noktasında çok ciddi bir güneş artışı bizi bekliyor.” diye konuştu.
Maliyet ve ihtiyacın artmasıyla Türkiye’nin bir vizyon ortaya koyması gerektiğini vurgulayan Korkmaz, “Bu vizyonda Türkiye’nin 2035 ile 2040 arasında mevcut büyümeyle en az 150 ila 200 gigavat arasında güneş kurulu gücüne ihtiyacı var. Bugün Türkiye’de güneş enerjisini konuşurken 7-8 bin megavatı büyük bir başarı hikayesi olarak konuşuyoruz. Aslına bakarsanız önümüzdeki 15 seneyi düşündüğümüzde bugün olduğumuz nokta bir başlangıç noktası sadece. Ama gidilecek yer çok daha fazlası ve çok daha uzağı.” değerlendirmesinde bulundu.
Panellerde verimlilik artıyor, invertörde teknoloji ilerliyor
HSA Enerji Satış Direktörü Mehmet Aybaş ise güneş panellerinde ham madde kaynaklı fiyat artışına rağmen yüzde 16 verimli panellerden yüzde 21 verimli panellere geçildiğini söyledi.
Panel verimiyle birlikte hücre verimliliğinin laboratuvar ortamında yeni teknolojilerle yüzde 25-26 seviyelerine kadar yükseldiğini vurgulayan Aybaş, “Panel teknolojilerinin adaptasyonu Türkiye’de 1- 1,5 yıl geriden geliyordu. Biz eylül ayında 535-540 vat ürünü çıkararak global piyasayla başa baş konuma geldik. Bundan sonraki amacımız sektörümüzde ‘Ben Çin’de 600 vatlık panel alıyorum, Türkiye’de neden hala bu ürün üretiliyor? ‘sorusuyla karşılaşmamak. Türkiye’de gerek bizler gerek diğer üreticiler artık bunu çok iyi yönetebilecek kapasitedeyiz. Kendi piyasamıza ve lojistik sıkıntılardan da dolayı Avrupa pazarına da buradan hizmet vereceğiz.” diye konuştu
GoodWe Üst Yöneticisi Engel Taştan da, invertör sektörünün en üst seviyedeki teknolojiyle ilerlediğini ve depolama pazarında küresel olarak yaşanan büyümeden dolayı invertörün “bir evin kalbi” haline geldiğini ifade etti.
Dünyada sektörün akıllı ev sistemlerine doğru geçiş yaptığını aktaran Taştan, “Evdeki bazı şeyleri yönetebilme, enerjiyi satabilmeyi içeriyor. örneğin iki invertör sahibi bir portal üzerinden ürettiği elektriğe ihtiyacı olmaması halinde satış yapabiliyor. sektör bu yöne gidiyor. Almanya’da serbest satış piyasası tamamen açıldı. İspanya’da da artık böyle. Ümit ederiz ki Türkiye’de de böyle olacak, serbest piyasaya son tüketici satabilecek.” değerlendirmesinde bulundu.
“Enerji bağımlılığına çözüm olabilecek kapasiteye sahip”
Türkiye İş Bankası KOBİ ve İşletme Bankacılığı Pazarlama Bölüm Müdürü Vedat Karahanoğlu, güneş enerjisinin yüzde 60’ının dünyaya ulaştığını, bunun sadece binde 1’inin yüzde 10 verimlilikle dönüştürülmesiyle dünyanın toplam elektrik üretim kapasitesinden 4 kat daha büyük bir enerjinin ortaya çıkabileceğini söyledi.
Türkiye’nin yılda ortalama 2 bin 600 saat güneş aldığına işaret eden Karahanoğlu, “Bu tükenme riski olmayan temiz enerji kaynağının enerji bağımlılığına çözüm olabilecek bir kapasiteye sahip olduğunu net bir şekilde görüyoruz. Uzun vadeli finansman imkanlarıyla her geçen gün güneşe dayalı enerji üretiminin de artacağını söyleyebiliriz.” diye konuştu.
Karahanoğlu, Türkiye İş Bankası’nın enerji üretimi projeleri portföyünün içerisinde yenilenebilir enerji projelerinin payının yüzde 70’e ve yenilenebilir enerji finansmanının toplam finansman içerisindeki payının yüzde 8’e ulaştığını, finanse edilen 45 projeyle 2020 yılında üretilen temiz enerji miktarının ise 25 milyon megavat saate ve finansman sağlanan yenilenebilir enerji projelerinin kurulu gücünün 1950 megavatı aştığını ifade etti.
İncitaş Depolama İş Geliştirme Müdürü Günay Tekkale, enerji depolamada lityuma doğru bir geçiş olduğunu, teknolojinin 12 volttan 48 volta doğru evrildiğini ifade etti.
Yenilenebilir enerjinin gelişimiyle beraber farklı kimyasalların oluşturduğu lityum teknolojilerinin de ilerlediğini kaydeden Tekkale, “Biz de bu dönüşümün ve gelişimin önemli bir noktasında kalmaya gayret gösteriyoruz. Yeni teknolojileri takip edip, Türkiye’de yol bulmaya çalışıyoruz. Bu gelişimin her noktasında yer alarak bu teknolojileri adapte etmeye çalışıyoruz.” dedi.
Kaynak: AA